Bilmem ki hâtıralar,
Ne istersiniz benden,
Gelir gelmez sonbahar?
Cahit Sıtkı Tarancı, bu mısraları yazarken hatıralara mı yoksa sonbahara mı sitem ediyordu bilinmez. Fakat birçoğumuzun kabul ettiği bir gerçek varsa o da sonbaharın zihnimizde hatıraları özgür bırakan bir mevsim olduğudur. Zihninizdeki sonbahar hatıralarına eşlik edecek harika görsellere ihtiyacınız varsa bu yazımız sizin için. Victor Hugo’nun prensesi İzmir, her mevsim başka bir kostüm ile bizleri büyülüyor. Sonbahar kostümünü merak ediyorsanız, sizler için sonbaharı unutulmaz kılacak 10 farklı manzarayı derledik. Zihninizdeki sonbahar görsellerini değiştirmeye hazırsanız, başlayalım.
Bozdağ çevresindeki en büyük yaylalardan biri olan Gölcük, 1050 metre yükseklikte ve 810 dekarlık bir alana sahip olmasıyla büyüleyici bir atmosferde, size temiz havayı içinize doyasıya çekmeniz için fırsat sunuyor. Tarihteki en eski yerleşim alanlarından biri olan Gölcük ve çevresi, size sadece muhteşem bir manzara değil, aynı zamanda Birgi semtine yakınlığı ile tarihin tozlu sayfalarında güzel bir yürüyüş vadediyor. Ödemiş’in tarihi birçok noktaya sahip olan Birgi semtine 6 kilometre uzaklıkta bulunan Gölcük, hatıralarınıza harika bir görsel vermeye hazır.
Bergama ve Ayvalık arasında, deniz seviyesinden yüksekliği 500-1000 metre arasında değişen çam fıstığı ağaçları ile çevrelenmiş bir cennet yansımasında yürümeye ne dersiniz? Sonbaharı en güzel hissedebileceğiniz yerlerden biri olan Bergama Kozak Yaylası, eşsiz doğası ve temiz havası ile size unutulmaz anılar yaşatabilir. Birçok farklı bitki türüne ev sahipliği yapan alan içerisindeki köyler, unuttuğumuz kültürel değerlerin yanı sıra yöresel tatlarla da sonbaharınıza lezzet katabilir.
Selçuk Kaymakamlığı’nın resmi sitesinde yer alan bilgilere göre Şirince’nin kuruluşu beylikler dönemine rastlar. Derebeyin yanında çalışan köylülerden bir grup azat edilmelerini ve kendilerine bugünkü Şirince köyü ve çevresinin verilmesini dilerler. Bunun üzerine bey sorar; yerleşeceğiniz yer güzel mi? Yanıt ise; çirkincedir. Bey de “ Öyleyse köyünüzün adı Çirkince olsun” der ve azat edilen köylüler tarafından Şirince kurulur.
Eskiden “Çirkince” olarak anılan bir kasabanın yüzyıllar sonra güzelliği her köşesinde hissedebileceğiniz bir alana dönüşmesi, zamanın yapabileceklerinin kanıtı olarak görülebilir. Zamanla konumu ve zengin mimarisi ile dikkatleri üzerine çeken bu köy, 1926’dan bu yana Şirince olarak anılıyor. Selçuk ilçesine bağlı bu küçük köy, İzmir'e 85; Efes Antik Kenti'ne ise yaklaşık 12 kilometre uzaklıkta bir tepenin üzerinde yer alıyor. Geleneksel mimari evleri, doğal alanları ve süregelen zengin kültürüyle özel bir yerleşim yeri olan Şirince, sonbahar manzarası denilince de akla gelen ilk duraklardan biri oluyor.
Bornova’da doğa ile iç içe bir alanda sonbaharın tüm renkleri eşliğinde bir gezintiye çıkmaya ne dersiniz? Bornova ile Kayadibi arasında kalan Bornova Çayı’nın yatağında, Homeros’un yaşadığına inanılan bölgede hem tarihi hem de sonbaharı hissetmek istiyorsanız, Homeros vadisi tam size göre! İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından rekreasyon alanı olarak düzenlenen alanda, bisiklet yolu, koşu pistleri, ufak çaplı bir amfi tiyatro ve piknik alanları yer alıyor.
Şehrin içine gizlenmiş, gözlerden uzak bir cennet keşfetmek istiyorsanız, Balçova Terapi Ormanı tüm istediklerinizi gerçekleştirebileceğiniz bir alan. Sunduğu doğa manzarası ile herkesi büyüleyen alanda, iki farklı rotaya sahip 6 kilometrelik bir yürüyüş parkuru bulunuyor. Bu rotalardan ilki tarihi manastır ile sonlanırken diğeri ise sizi şelaleye götürüyor. Şehirden çok da uzaklaşmadan muhteşem bir sonbahar manzarasında, unutulmaz anılar biriktirmeyi hedefliyorsanız, Balçova Terapi Ormanı ilk seçeneklerinizden biri olabilir.
Sonbaharı doğayla iç içe karşılamak isteyenler için harika bir seçenek sunan İnciraltı Kent Ormanı, doğa ile denizin birleştiği eşsiz manzaralara ev sahipliği yapıyor. İnciraltı Kent Ormanı, ziyaretçilerine spor, gezinti ve piknik yapabilme imkânı sunuyor. Üstelik ormanda bulunan dinlenme alanları, köprüler, yürüyüş ve bisiklet yolları gezinizi daha eğlenceli hale getirebilir. 620 bin metrekare açık alana sahip olan İnciraltı Kent Ormanı, ayrıca İnciraltı Engelliler Eğitim ve Kültür ve Sanat Merkezi Bahçesi ile engelli bireylerin kullanımını hedefleyen 7 bin metrekarelik alanda oturma ve oyun grupları da sunuyor.
Bazen içinde yaşadığımız şehirdeki güzelliklerin yanında geçip gideriz. Gediz Deltası birçoğumuz için farkında olmadığımız bir güzellik olarak kalıyor. Bu sonbaharda güzelliklerin farkına varmayı hedefliyorsanız, Gediz Deltası’nı görmenizde fayda var. İzmir Kuş Cenneti, Sasalı Kuş Cenneti veya Çamaltı Tuzlası isimleriyle de bilinen bölge 40.000 hektarlık bir alanı kaplıyor ve bunun yaklaşık yarısı sulak alandan oluşuyor. İzmir’in kuzeybatısında kalan alanda, keşiflerinize eşlik edecek sonbahar manzaralarının zihninizden hiç silinmeyeceğinin garantisini verebiliriz.
Deniz seviyesinden 850 metre yükseklikte, 18.92 hektarlık bir alanda derinliği 9 metreyi bulan bir gölün kenarında gökyüzüne bakıp, derin bir nefes aldığınızı hayal edin. Ya da hayal etmek yerine Karagöl’e doğru bir yolculuğa çıkalım. Jeolojik hareketler sonucu oluşan heyelan set gölü Karagöl, kızılçam ve karaçam ormanlarının içinde birçok canlı türüne ev sahipliği yapıyor. Doğanın sonbaharı nasıl karşıladığını gözlemlemek istiyorsanız, Karagöl görmeniz gereken yerlerin başında geliyor.
Bu yazımızda sizleri saklı bir güzellikle daha buluşturalım. Âşıklar Şelalesi olarak da bilinen Nebiler Şelalesi, İzmir’in Dikili ilçesi Nebiler Köyü sınırlarında sizleri bekliyor. Yeşilin tüm tonlarını görebileceğiniz, yaşlı çınar ağaçlarının altında dinlenebileceğiniz, irili ufaklı mağaralarda farklı keşiflere kapılar aralayabileceğiniz bu alanda, sonbahar size hiç olmadığı kadar iyi gelebilir. Sadece görünüşü ile değil, aynı zamanda hikâyesiyle de büyülemeye hazır olan alanda biriktireceğiniz hatıralara, şelaleden yükselen su sesinin eşlik etmesini istiyorsanız, Nebiler Şelalesi’ni listenize mutlaka eklemelisiniz.
Kentin tarihi açısından oldukça kıymetli olan Kadifekale, bugün sadece tarihi açıdan değil, sunduğu manzara ile de yerli ve yabancı birçok turistin uğrak yerlerinden biri olmaya devam ediyor. Büyük İskender’in rüya gördüğü ulu çınar şimdi nerededir bilinmese de rüya gibi bir manzara sunmaya devam eden Kadifekale, İzmir’in bütününü yüksekten görme şansı tanıyor. İzmir'e gelen her seyyahın yol boyunca kan ter içinde kalsa da Kadifekale'ye çıktığı, tepeden İzmir'i seyretmeden kenti terk etmediği düşünülürse, buradaki manzaranın ne kadar eşsiz olduğu çok daha iyi anlaşılabilir. Muhteşem bir manzara noktası olan alanda, hem şehrin üzerindeki sonbahar havasını soluyabilir hem de tarihe bir yolculuk yapabilirsiniz.
Kullanıcı Yorumları
Hiç yorum yapılmamış, yorum yapmak ister misiniz?